16 Ekim 2015 Cuma

Gezi Stajı2

Bu yaz birçok ülke gezmeme rağmen beni en çok etkileyen ve dönem içinde Arch242 dersinde çok fazla zaman ayırdığımız Viyana şehrinin gezi stajım olarak yazmak istedim. 3 gün kalmama rağmen derste işlediğimiz çoğu yapıları görmeye çalıştım.

Trenden indikten sonra hiç vakit kaybetmeden Adolf Lossun Das Andre köşesini görmeye gittim. Derste söylendiği gibi o meydandaki bütün binalara göre çok fazla sade oluşu direk dikkat çekiyordu. Alt iki katı ise mağazaya ayrılmıştı ve çok pahalı mermerlerden yapılmışa benziyordu.



Daha sonra meydandaki Hofburg İmparatorluk Sarayına ve Aziz Stefan Kilisesine gittim. Viyanada Holburg İmparotorluk Sarayının kubbesi gibi çoğu yapının çatıları bakır kaplamaydı ve sarayın kapısında bulunan Barok dönemden kalma heykeller ise çok güzellerdi. Gotik dönemde yapılan  Aziz Stefan Kathedral ise Viyananın meydanında herkesi yüceliğiyle etkiliyordu. İnsan onun yanında nerdeyse çok fazla değersiz hissediyordu kendini diyebilirim.





Kathedralden sonra meydanda bulunana ve Tansel hocanın kesinlikle bir şeyler için dediği Adolf Loosun American Barında bir bira içip biraz dinlenme fırsatı yakaladık. İçeride fotoğraf çekmek yasaktı o yüzden bardaki tek çektiği fotoğraf bu oldu. İçinde sadece iki masa ve bir bar vardı ama yüksekte kalan her yer ayna olduğu için kendinizi küçük bir yerdeymiş gibi hissettirmiyordu. Aynaların aşağısındaki duvarlar koltuklar ve bar cilalı ahşaplartandı. Beğenmediğim tek şey ise konumu oldu, biraz ara sokakta kalıyordu çünkü.






Diğer gün ise Otto Wagnerin arnuvo akımı etkisinde tasarladığı metro girişlerini ve Majorik House gittim. Majorik Houselar üstündeki çiçekli desenler ile arnuvo olduğu net bir dilde ifade ediyordu. Giriş kat ise dukana ayırmıştı. Dükkan şeffaftı ve süslü demirlerden yapılmıştı. Metro girişlerinde dükkan gibi süslü kıvrımlı demirlerden yapılmış ve yine doğayı ifade eden desenler vardı üzerinde.















Son gün secessionu , opera binasını ve museum cafeyi dolaştım. Adolf Loosun tasarladığı Museum Cafe de Viyanadaki köşede kalmış nerdeyse bütün yapılar gibi pahlanan köşesinden giriliyordu. Köşeleri pahlayıp girişleri ordan vermek gerçekten viyana mimari kültürünü ifade eden önemli unsurlardan biriydi. 




                                                                           

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder